3 Mayıs 2011 Salı

seçici geçirgen

merhaba. hiç "ne zamandır yazmadıydık." geyiğine girmeden olaya giriyorum.

her şeyi yasaklayan zihniyet, yeni projesiyle karşımızda: internet filtresi. "o ne ki?" demeyin. o, dünyanın en mantıklı kötülerden korunma yöntemi. ağustos'ta bütün internet kullanıcılarına çeşitli seçenekler sunulucak, çocuk paketi, aile paketi bilmem ne diye. seçtiğiniz pakete göre bazı sitelere erişme hakkınız olacak. bunların dışındakilere erişmeye çalıştığınızda suçlu sayılıcaksınız. modern bi yöntem değil mi sizce de? neydi o öyle "bu siteye erişim mahkeme kararıyla engellenmiştir." falan. çok demode. artık bu sistemle youtube kapandığında dns değiştirip falan giremiceksiniz öyle, zındıklar sizi. hükümet ne isterse, mahkemeler neyin kararını verdiyse o sitelere gireceksiniz. iyice yoldan çıkmıştınız çünkü. utanmazlar. siz kimsiniz ki, kendi kendinize bi şeylere karar verebilesiniz? siz kimsiniz ki, çocuklarınızın gelişimini yönlendirebilesiniz? bu sistemle her şey çok güzel olacak, inanın.

yandaş medyasını, yandaş şirketlerini yaratan, şimdi de yandaş internetini yaratıcak. ve biz, yine her zaman yaptığımız gibi, google'a "filtre çözme" "filtre kırma" gibi şeyler yazıp bu yolun da cinliğini bulmaya çalışıcaz. gün gelip google'a erişim de yasaklandığında kafamıza dank edicek çünkü, artık kalkıp bişiler yapmamız gerektiği. birileri de çıkıp konuşucak, "bu hükümet gelmiş geçmiş en iyi hükümettir!" diye. hiç anlamıcaklar, bunun da iyi bi şey olduğunu sanıcaklar. ve biz kendimizi yıpratıcaz, boş yere. hiçbir yere gitmeyen cümleler kurarak.

bi yanda bunlar olurken, diğer yanda yandaş şirketlerden birine bağlı, gecesi 450 euro olan otel ayın 20'si olmasına rağmen çalışanlarına maaş verememeye; ülke olarak hiçbir işimize yaramayan projeler halka sunulduğunda alkışlar kopmaya; akşam saat 21:30'da bütün kanallarda "iyi uykular çocuklaaar.." yazmaya; "siz 5 bin kişiyle gelirseniz, biz de 10 bin genci süreriz!" denmeye; sehven şifre yaratan başkanlar koltuğunda oturmaya; 1 mayıs günleri, sistemin bir ferdi olarak kıskançlıktan geberen adamlar oraya buraya "bugün 1 mayıs'ı kutlayan solcuların yüzde 90'ı ne işçidir, ne de yakın akrabaları işçidir!" yazmaya devam edicek. ve biz, kimsenin umrunda olmayan cümleler kurarak boğazımızı yıpratıcaz. kimse duymayacak. ama kimse..

çok merak ediyosan, benim babam işçi emeklisi seni küçük statükocu. hayatım boyunca da senin gibi adamlar nefret edicem, hiç şüphen olmasın. şimdi otur ve hükümeti neresinden övüceğini düşün bence sen.

1 yorum: